OHAL’İN SONU GÖRÜNDÜ MÜ?
15Temmuz’dan beş gün sonra, 20 Temmuz’da üç aylığına ilan edilen OHAL 5. defa uzatıldıktan sonra, yurt dışına çıkışlarda ve tapu işlemlerinde uygulanan OHAL kaynaklı bazı kısıtlamaların kaldırılması gündeme gelmişti.
Böylece iktidar önde gelenlerinin her fırsatta tekrarladığı “OHAL halkın günlük hayatını olumsuz etkilemiyor” iddiasının en azından bu konularda geçersiz olduğu bizzat kendileri tarafından ikrar edilmişti.
Daha önce de Adalet ve Ekonomi Bakanlarının kendi aralarında, “OHAL’I kaldıralım, ama boşluk olmaması için bilhassa Adalet ve İçişleri Bakanlıklarına, ihtiyaç duydukları düzenlemeleri yapma yetkisi verelim” şeklinde bir temrin yaptıkları haberleri çıktı.
Geçen dönemde bir başka kayda değer işaret, kanun çıkarılarak düzenlenmesi gereken hususlarda artık KHK çıkarılmayacağının duyurulması oldu. İhraç ve göreve iade konulu Khk’ların yolu açık tutularak.
Sonrasında ise, evvelce çıkarılan ve haddizatında 30 günlük yasal süreleri içinde görüşülüp onaylanmadıkları için hukuken geçersiz sayılması gereken Khk’lar peş peşe Meclise getirilerek “onay”dan geçirildi.
Derken, son üç aylık sürenin sona ermesine bir ay kala Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Le Monde gazetesinde çıkan makalesinde (19 Mart), “OHAL’IN pek yakında kaldırılabilmesi mümkün olacak” mesajı verdi.
Ve ardından son MGK’DA, 20 ay sonra ilk kez OHAL’IN uzatılması “tavsiye” edilmedi.
Eşzamanlı olarak Millî Savunma Bakanı, MEB Müsteşarı ve Başbakan, askerî okullar, Millî Eğitim Bakanlığı ve yargı için “F.ö temizliği tamamlandı” mesajları verdiler.
Bütün bunlar “OHAL nihayet kalkıyor mu?” sualini gündeme getirmişken konuşan hükümet sözcüsü “OHAL’IN uzaması ihtiyacı ortada” beyanıyla bu havayı bozdu.
Ancak devam eden sözlerinde, önceki uzatma arefelerindeki kesinlik yoktu:
“Eğer MGK tavsiye bir kararı alır, Bakanlar Kurulu kararına dönüşür ve Mecliste görüşülüp onaylanırsa OHAL uzatılabilir.”
Görünen o ki, iktidarın aksi yöndeki iddialarına rağmen toplumda, hattâ kendi tabanında OHAL kaynaklı rahatsızlığın büyümesi ve dış tepkilerin de artması, bu rejimin daha fazla sürdürülebilmesini iyice zorlaştırdı. Sürenin bitmesine 7 gün var. Mgk’dan da, Bakanlar Kurulundan da “OHAL uzasın” kararı çıkmadı. Tasası da “OHAL millî zorunluluk, Tehdit geçmedi ki son verelim. Kaldırmak cinayettir” diye yırtınan Bahçeli’ye düştü. Bakalım ne olacak? İnş sağduyu kazanır ve normale dönüş yolu açılır.
OHAL’IN akıbeti - YENİ ASYA http://www.yeniasya.com.tr/video/ohal-in-akibeti_458701