‘BU CENDEREDEN ÇIKMAK İSTİYORSAK KORKMAMALIYIZ’
“BİRLİK olmaktan beraber olmaktan başka çare yok açıkçası” diyen Gür Metal işçisi tüm işçilere de şöyle çağrı yapıyor: “Başka çıkar yolumuz yok açıkçası. İşçiler korktukları için yan yana gelmiyor. Ama başka bir alternatif de yok. Diyelim ki 10 bin lira yapacaklar ücretimizi. Ben yine ek iş yapmak zorunda kalacağım, ya mezara gidip mezar kazacağım ya da başka işlere gideceğim. Ya elimizdekini de kaybetmeyi göze alıp başka bir şey yapmak gerekiyor ya da bu girdabın içinde yaşayıp gideceğiz. Fabrikamızda da 10 bin olmaz vermezler diyorlar. Ben de biliyorum vermezler, ama biz nasıl alabiliriz, iktidardan nasıl isteyeceğiz onu düşünmemiz lazım, onu düşünmüyoruz. Kendimizi hep tekil görüyoruz yani. Bir başımıza da patrona ne diyelim? Ama herkes kendini düşünüyor, acaba bir şey derler, satarlar mı, beni attırır mı diye güvenmiyor işçi birbirine. Ama bence o korkuyu da yenmeden hiçbir şey değişmez. Çevremize bakarsak aşılacağını görürüz o korkunun. Çünkü birlik olduğunda değiştirebiliyor işçi. Mesela benim eski iş yerimde şimdi 13 bin lira alıyorlar, çünkü birlik olup sendikayı harekete geçirmiştik. Belki ben işten atıldım ama o fabrikada bir şeyler değişti. İşçi kendinde gücü görebilirse bir şeyi değiştirebilir. Yoksa bir aday ya da bir sendika seçtiğinde bir şey değişmez ki. ‘Birini seçtim koydum oraya bu benim yerime yapsın’ dediğinde o kendi için yapıyor yapacağını. İktidar veya milletvekili için de sendika yönetimi için de durum bu. İşçinin müdahale etmesi, sorgulaması, hesap sorması gerekiyor. Ama hesap sorarken de tekil olmamak, birlikte olmak gerekiyor yine. Birlik beraberlik içinde o hesabı sormak gerekiyor. Bence korkmamak lazım, bu cenderenin içinden çıkmanın tek yolu bu.”