Ağacı işleyen ellerin öyküsü
Oymacılığın zamanla teknolojiye yenik düşmeye başladığını söyleyen oymacı ustası Fatih Akkök, “Bu işi yapan esnaf çok azaldı. Sektör artık teknolojiye yenik düşüyor. İçinde emek kalmıyor. İlimizde ortalama 50 esnaf kaldık" dedi.
ÖZELLIKLE CEVIZ gibi işlenmesi kolay ağaçların keresteleri kullanılıyor. İskarpilelerle (oyma kalemleri) mobilya ve süs eşyaları üzerine işleniyor. Oymacılığın ürün portföyünde; gazetelik, rahle, çeyiz sandığı, şifreli ziynet kutusu, tepsi, aynalık, isimlik, tavla, cemekan, televizyon sehpası, salon sehpası, şamdan, sandalye bulunuyor. Bu ürünlerin aynı zamanda Kahramanmaraş’tan yurtdışına satışları gerçekleştiriliyor.
Günümüzde sosyal alanlarda oymacılık sanatı kullanılıyor. Camilerin iç mekanlarında döşeme ve oymacılıkla mükemmel bir atmosfer oluşturuluyor. Oyma eşyaların hemen hemen hepsinde ceviz, kavak, çam ve gürgen ağacı kullanılıyor. Oymacılık sanatının hammaddesi olan bu ağaçlar hızarda işlendikten sonra birbirine monte ediliyor. Daha sonra monte edilen parçaların üstüne motifler çizilerek oyma makinelerinde işleniyor. Kabartmaları usta eller tarafından çekiç ve oluklu kesici kalemlerle yapılıyor. Son olarak perdah ve zımpara yapıldıktan sonra vernikleme işlemi yapılıyor.
SON MOHIKAN!
Kahramanmaraş’n bu güzel değerini güzel ustalardan dinlemeden olmaz. Dedesinden babasına, ondan kendisine kalan mesleğini anlatan Fatih Akkök son kuşak olduğuna değiniyor sözlerinin başında. 47 yaşındaki oymacı ustası Fatih Akkök, meslekte üçüncü kuşak ve son kuşak olduğunu söylüyor. Ciddi bir eleman problemi olduğunu ve teknolojiye yenik düştüklerini de belirtiyor.
Oymacılık yapan esnaf sayısının azaldığını söyleyen Fatih Akkök, “Bu işi yapan esnaf sayısı çok azaldı. Sektör artık teknolojiye yenik düşüyor. İçinde emek kalmıyor. Kahramanmaraş’ta ortalama 50 esnaf kaldı. Bu öğrenmesi zor bir zanaat. Göz nuru ve emek sarf etmen gerekiyor ki ortaya güzel bir ürün çıksın.”